Edit Content

"Acemi Kalma Ustası"

Doç. Dr. Gökhan Günaydın

İstanbul Milletvekili
CHP Grup Başkanvekili

Kamu görevlisi bir babanın sık çıkan tayinleri nedeniyle Anadolu’yu adeta karış karış dolaşan bir ailenin içinde büyüdüm. Bu bağlamda ilk, orta ve lise öğrenimimi Zile/Tokat, Sarıkamış/Kars, Tosya/Kastamonu, Aksaray/Niğde, Ereğli/Zonguldak ve Geyve/Sakarya ilçelerinde tamamladım.

İletişim

Sosyal Medya

  1. Home
  2. »
  3. TBMM
  4. »
  5. Soru Önergeleri
  6. »
  7. FERNAS İşçileri Hakkında Soru Önergesi
bu içeriği paylaşın;

FERNAS İşçileri Hakkında Soru Önergesi

T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan'a Sorduk!
Yazı Boyutu:
14px
24px

Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın; şirketinde sendika üyesi oldukları gerekçesiyle işten çıkarılan maden işçilerinin sorunlarını Çalışma ve Güvenlik Bakanı Vefat Işıkhan’ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesiyle TBMM gündemine taşıdı.

; TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesine “AKP iktidarı döneminde sendikalaşmanın önüne sermayedarlar tarafından çeşitli biçimlerde zorlukların getirilmesi; işçilerin örgütlenme hakkını kullanmaları nedeniyle işten çıkarılması yaygın bir uygulama haline geldi. Geçtiğimiz Ağustos ayının son haftasında Manisa’nın ilçesinde bulunan ve Ferhat Nasıroğlu’nun sahibi olduğu Fernas Madencilik’te işçiler Bağımsız Maden-İş sendikasında örgütlenince önce 5 işçi, ardından da 2 işçi işten atıldığı Ağustos ayının son haftası kamuoyunun gündemine geldi” görüşünü ifade etti. CHP’li Günaydın; şunları dile getirdi:

“İşten atılma direnişle yanıtlandı. Kötü çalışma koşullarına, izin haklarını kullanamamaya, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmamasına, yemeklerin kötü olmasına ve ücretlerin düşük olmasına karşı sendikal örgütlenmeye geçen; ve diğer madenlerde olduğu gibi Fernas’ta da işçilere promosyon ödemelerinin yapılması, maaşlarının Soma’daki diğer madenlerdeki ortalama ücret olan 45 bin liranın altına düşmemesi ve işten çıkarılan 7 işçinin işe geri alınması taleplerini dile getirerek direnişe geçen maden işçilerine, direnişin beşinci gününde (26 Ağustos) jandarma saldırdı, sendika temsilcileriyle birlikte 70 işçi gözaltına alındı. Fernas Maden işçileri yaşadıkları tüm hukuksuzluklar karşısında direnişlerini 16 Eylül itibariyle Ankara’ya taşıdılar. Fernas Madencilik işçileri ‘nın ardından şirketin genel merkezi önüne gitti. İşçilerin şirketin önüne gitmesini engellemeye çalışan polis işçilere saldırdı. 28 kişi ters kelepçe ile gözaltına alındı. İşçiler gözaltına alınmadan önce şirket önünde yaptıkları konuşmalarda günlerdir çalışma koşullarını anlattıklarını ama duyulmadıklarını ifade edip “Soma’nın sesini toplu ölüm olunca mı duyacaklar?” diye isyan etti. Patronları Ferhat Nasıroğlu’nun adeta dokunulmazlık zırhıyla korunduğunu ifade eden işçiler, “Kim Ferhat Nasıroğlu, Cumhurbaşkanı mı? Kimsenin sözü geçmiyor mu?” diye sordu. Özetle, yaklaşık üç haftadır çeşitli müdahalelere maruz kalan işçiler “Ferhat Nasıroğlu mecliste kanun yapıyor, burada kanunları çiğniyor” sözleriyle kanunu yapan kim patron kim sorusunu da yanıtlamış oluyorlar.”

‘AKP’NİN EMEK DÜŞMANI ÇALIŞMALARININ SON ÖRNEĞİ’

AKP iktidarının bir yandan mevcut Anayasayı darbeci ve gerici bir anayasa olarak tanımlayarak ilerici bir anayasa yapma iddiasında olduğunu; diğer yandan sendikalı oldukları için işten çıkartılan işçileri ve onlarla birlikte direniş gösteren emekçileri ters kelepçe ile gözaltına alarak mahkum ettiğini kaydeden Günaydın; şunları kaydetti:

“Bu AKP’nin klasik anti-demokratik, rantiyeci, emek düşmanı çalışmalarının son göstergesidir.  Oysa ‘nın 51. maddesi, çalışanların sendikalarda serbestçe örgütlenme hakkı olduğunu ifade etmektedir. Yine Anayasamızın 90. maddesi çerçevesinde Türkiye tarafından onaylanan Birleşmiş Milletler Ekonomik Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi’nin 8. Maddesi ile Uluslararası Çalışma Örgütü’nce çıkarılan 87 nolu Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunması Sözleşmesi’nin 3. maddesinde de bu hak açık olarak belirtilmiştir. Bu hakkın kullanımı da 6356 Sayılı ile düzenlenmiştir. Sendikalar da 1947 yılında çıkarılan 5018 Sayılı İşçi ve İşveren ve Sendikalar Birliği Kanunu’ndan bu yana yasalarda belirtilen hükümlere uygun olarak faaliyetlerini de yerine getirmektedirler. Demokratik hukuk devletinin gereği olan örgütlenme hakkının kullanımı bu çerçevede hayat bulmaktadır.”

‘SENDİKA ÜYESİ OLMAK SUÇ MUDUR?’

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın; soru önergesinde Bakan Işıkhan’a şu soruları yöneltti:

  1. Sendika üyesi olmak Anayasal bir hak değil midir? Sendikaya üye olmak suç mudur? Sendikaya üye olmak her çalışanın en doğal yurttaşlık hakkı değil midir? Şirket patronları hangi yasaya dayanarak sendikalaşan işçilere baskı uygulamakta ve işçileri işten çıkartabilmektedir? Sendika üyesi olmak ve daha iyi koşullarda çalışmayı talep etmek işten çıkarılma nedeni olabilir m? 
  2. Sendikal örgütlenme hakkını kullandığı için son bir yıl içerisinde kaç işçi işten çıkarılmıştır? 
  3. Son 10 yıllık verilere bakıldığında sendikalaşma oranı ancak yüzde 9,68’den yüzde 14,8’e çıkabilmiştir. Bu kapsamda ülkemizdeki anti-demokratik sendika mevzuatını Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) kurallarıyla uyumlu hale getirmeyi düşünmekte misiniz? Sendikal hak ve özgürlüklerin iyileştirilmesi yönünde bir çalışmanız bulunmakta mıdır?
  4. Son bir yıl içinde işçilerin haklarının iadesi, sendikalaşmalarının güvence altına alınması için sorumlu  şirketler hakkında kaç inceleme ve yaptınız? Sonuçları ne oldu? Bakanlığınız tarafından yapılan teftişler sonucunda alınan yaptırımlar neler oldu?
  5. Son bir yıl içinde sendika üyesi işçileri işten çıkarmak suretiyle, iş yerinde hukuka aykırı olarak sendikal faaliyetleri engelleyen işverenler hakkında  Cumhuriyet Başsavcılığına kaç suç duyurusunda bulundunuz? Kaç şirket için işlem başlattınız? Alınan sonuçlar ne oldu?
  6. Fernas Maden Grup’a yönelik olarak sendika üyesi işçileri işten çıkarmak suretiyle iş yerinde hukuka aykırı olarak sendikal faaliyetleri engelleyen AKP’li işveren hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundunuz mu? Bu konuda herhangi bir adım atmamanızda  şirketin sahibinin AKP’li milletvekili olmasının etkisi ne derece belirleyicidir?
  7. Fernas madenciliğin AKP milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olması kamusal sorumluluğunuzu yerine getirmemenizi ne yönde etkilemektedir? Fernas madencilik gibi maden şirketlerinde işçilerin yukarıda ifade ettiğimiz şikayet ve taleplerine yönelik ne tür işlemler başlatacaksınız? Bu türden iş kollarında denetimlerinizin sıklığı nedir? 

 

→ Soru Önergemiz (18.09.2024)

 

AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu'nun sahibi olduğu Fernas Madencilik işçilerine uygulanan hukuksuzluk ve kötü muameleler AKP'nin klasik anti-demokratik, rantiyeci, emek düşmanı çalışmalarının son göstergesidir. AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu'nun sahibi olduğu Fernas Madencilik işçilerine uygulanan hukuksuzluk ve kötü muameleler AKP'nin klasik anti-demokratik, rantiyeci, emek düşmanı çalışmalarının son göstergesidir.


TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞINA

Aşağıdaki sorularımın T.C. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan tarafından Anayasa’nın 98’inci ve TBMM İçtüzüğünün 96’ncı ve 99’uncu maddeleri gereğince yazılı olarak cevaplandırılmasını talep ederim.

Saygılarımla.

Doç. Dr. Gökhan GÜNAYDIN
İstanbul MilletvekiliCHP Grup Başkanvekili

AKP iktidarı döneminde sendikalaşmanın önüne sermayedarlar tarafından çeşitli biçimlerde zorlukların getirilmesi; işçilerin örgütlenme hakkını kullanmaları nedeniyle işten çıkarılması yaygın bir uygulama haline geldi. Geçtiğimiz Ağustos ayının son haftasında Manisa’nın Soma ilçesinde bulunan ve AKP Batman Milletvekili Ferhat Nasıroğlu’nun sahibi olduğu Fernas Madencilik’te işçiler Bağımsız Maden-İş sendikasında örgütlenince önce 5 işçi, ardından da 2 işçi işten atıldığı Ağustos ayının son haftası kamuoyunun gündemine geldi. İşten atılma direnişle yanıtlandı. Kötü çalışma koşullarına, izin haklarım kullanamamaya, işçi sağlığı ve iş güvenliği önlemlerinin alınmamasına, yemeklerin kötü olmasına ve ücretlerin düşük olmasına karşı sendikal örgütlenmeye geçen; ve diğer madenlerde olduğu gibi Fernas’ta da işçilere promosyon ödemelerinin yapılması, maaşlarının Soma’daki diğer madenlerdeki ortalama ücret olan 45 bin liranın altına düşmemesi ve işten çıkarılan 7 işçinin işe geri alınması taleplerini dile getirerek direnişe geçen maden işçilerine, direnişin beşinci gününde (26 Ağustos) jandarma saldırdı, sendika temsilcileriyle birlikte 70 işçi gözaltına alındı.

Fernas Maden işçileri yaşadıkları tüm hukuksuzluklar karşısında direnişlerini 16 Eylül itibariyle Ankara’ya taşıdılar. Fernas Madencilik işçileri Çalışma Bakanlığı’nın ardından şirketin genel merkezi önüne gitti. İşçilerin şirketin önüne gitmesini engellemeye çalışan polis işçilere saldırdı. 28 kişi ters kelepçe ile gözaltına alındı. İşçiler gözaltına alınmadan önce şirket önünde yaptıkları konuşmalarda günlerdir çalışma koşullarını anlattıklarını ama duyulmadıklarını ifade edip “Soma‘nın sesini toplu ölüm olunca mı duyacaklar?” diye isyan etti. Patronları Ferhat Nasıroğlu’nun adeta dokunulmazlık zırhıyla korunduğunu ifade eden işçiler, “Kim Ferhat Nasıroğlu, Cumhurbaşkanı mı? Kimsenin sözü geçmiyor mu?” diye sordu. Özetle, yaklaşık üç haftadır çeşitli müdahalelere maruz kalan işçiler “Ferhat Nasıroğlu mecliste kanun yapıyor, burada kanunları çiğniyor” sözleriyle kanunu yapan kim patron kim sorusunu da yanıtlamış oluyorlar.

AKP iktidarı bir yandan mevcut Anayasayı darbeci ve gerici bir anayasa olarak tanımlayarak ilerici bir anayasa yapma iddiasında, diğer yandan sendikalı oldukları için işten çıkartılan işçileri ve onlarla birlikte direniş gösteren emekçileri ters kelepçe ile gözaltına alarak mahkum etme çabasındadır. Bu AKP’nin klasik anti-demokratik, rantiyeci, emek düşmanı çalışmalarının son göstergesidir.

Oysa Türkiye Cumhuriyeti Anayasası‘nın 51. maddesi, çalışanların sendikalarda serbestçe örgütlenme hakkı olduğunu ifade etmektedir. Yine Anayasamızın 90. maddesi çerçevesinde Türkiye tarafından onaylanan Birleşmiş Milletler Ekonomik Sosyal ve Kültürel Haklar Sözleşmesi’nin 8. Maddesi ile Uluslararası Çalışma Örgütü’nce çıkarılan 87 nolu Sendika Özgürlüğü ve Sendikalaşma Hakkının Korunması Sözleşmesi‘nin 3. maddesinde de bu hak açık olarak belirtilmiştir. Bu hakkın kullanımı da 6356 Sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu ile düzenlenmiştir. Sendikalar da 194 7 yılında çıkarılan 5018 Sayılı İşçi ve İşveren ve Sendikalar Birliği Kanunu’ndan bu yana yasalarda belirtilen hükümlere uygun olarak faaliyetlerini de yerine getirmektedirler. Demokratik hukuk devletinin gereği olan örgütlenme hakkının kullanımı bu çerçevede hayat bulmaktadır.

Bu bağlamda;

  1. Sendika üyesi olmak Anayasal bir hak değil midir? Sendikaya üye olmak suç mudur? Sendikaya üye olmak her çalışanın en doğal yurttaşlık hakkı değil midir? Şirket patronları hangi yasaya dayanarak sendikalaşan işçilere baskı uygulamakta ve işçileri işten çıkartabilmektedir? Sendika üyesi olmak ve daha iyi koşullarda çalışmayı talep etmek işten çıkarılma nedeni olabilir mi? 

  2. Sendikal örgütlenme hakkını kullandığı için son bir yıl içerisinde kaç işçi işten çıkarılmıştır? 

  3. Son 10 yıllık verilere bakıldığında sendikalaşma oranı ancak yüzde 9,68’den yüzde 14,8’e çıkabilmiştir. Bu kapsamda ülkemizdeki anti-demokratik sendika mevzuatını Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) kurallarıyla uyumlu hale getirmeyi düşünmekte misiniz? Sendikal hak ve özgürlüklerin iyileştirilmesi yönünde bir çalışmanız bulunmakta mıdır?

  4. Son bir yıl içinde işçilerin haklarının iadesi, sendikalaşmalarının güvence altına alınması için sorumlu  şirketler hakkında kaç inceleme ve soruşturma yaptınız? Sonuçları ne oldu? Bakanlığınız tarafından yapılan teftişler sonucunda alınan yaptırımlar neler oldu?

  5. Son bir yıl içinde sendika üyesi işçileri işten çıkarmak suretiyle, iş yerinde hukuka aykırı olarak sendikal faaliyetleri engelleyen işverenler hakkında  Cumhuriyet Başsavcılığına kaç suç duyurusunda bulundunuz? Kaç şirket için işlem başlattınız? Alınan sonuçlar ne oldu?

  6. Fernas Maden Grup’a yönelik olarak sendika üyesi işçileri işten çıkarmak suretiyle iş yerinde hukuka aykırı olarak sendikal faaliyetleri engelleyen AKP’li işveren hakkında Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundunuz mu? Bu konuda herhangi bir adım atmamanızda  şirketin sahibinin AKP’li milletvekili olmasının etkisi ne derece belirleyicidir?

  7. Fernas madenciliğin AKP milletvekili Ferhat Nasıroğlu’na ait olması kamusal sorumluluğunuzu yerine getirmemenizi ne yönde etkilemektedir? Fernas madencilik gibi maden şirketlerinde işçilerin yukarıda ifade ettiğimiz şikayet ve taleplerine yönelik ne tür işlemler başlatacaksınız? Bu türden iş kollarında denetimlerinizin sıklığı nedir? 

 

Abone Olun:
➤ Youtube: @gokhangunaydin06

Resmi Site:
➤ Web: gokhangunaydin.net

Takip edin:
➤ Twitter: gunaydingokhan
➤ Facebook: gokhangunaydin06
➤ Instagram: gokhangunaydin06
➤ TikTok: @gokhangunaydin06
➤ Youtube: @gokhangunaydin06

Bu İçerik 81 Kez Görüntülendi.

Sosyal Medya Hesaplarımız

Bu Sayfayı Paylaşın

Faydalı Linkler

Abonelik

© 2024, Gökhan Günaydın. Tüm Hakları Saklıdır.