Edit Content

"Acemi Kalma Ustası"

Doç. Dr. Gökhan Günaydın

İstanbul Milletvekili
CHP Grup Başkanvekili

Kamu görevlisi bir babanın sık çıkan tayinleri nedeniyle Anadolu’yu adeta karış karış dolaşan bir ailenin içinde büyüdüm. Bu bağlamda ilk, orta ve lise öğrenimimi Zile/Tokat, Sarıkamış/Kars, Tosya/Kastamonu, Aksaray/Niğde, Ereğli/Zonguldak ve Geyve/Sakarya ilçelerinde tamamladım.

İletişim

Sosyal Medya

  1. Home
  2. »
  3. TBMM
  4. »
  5. Meclis Gündemi
  6. »
  7. Gökhan Günaydın: Çoğunluk Olmak Haklı Olmak Anlamına Gelmez
bu içeriği paylaşın;

Gökhan Günaydın: Çoğunluk Olmak Haklı Olmak Anlamına Gelmez

Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulması zorunludur ve buna uyulmaması bir kaos yaratır
Yazı Boyutu:
14px
24px

CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın’ın 30 Ocak 2024 – TBMM Genel Kurulu’ndaki değerlendirmeleri:

Burada bir milletvekili arkadaşımızın 14 Mayıs 2023’ten bu yana, seçildiği ve görev yapması gereken Türkiye Büyük Meclisi makamlarından mahrum edilmesini konuşuyor değiliz, onun çok daha ötesinde, yüksek yargı mercileri arasında çıkan uyuşmazlık ve çatışmanın ortaya çıkardığı bir devlet krizini konuşuyoruz. Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin önce bunun ciddiyetine varması lazım. Evet, Can Atalay çok önemlidir, Can Atalay bir milletvekilidir ama Yargıtayın sizin de görev yaptığınız bu Meclisin Başkanına ayar verdi “Ben bu kararı verdim. Sen bu kararı neden okutmadın?” dedi. Şimdi sizin argümanınız doğruysa şu anda Birleşik Arap Emirlikleri’nde bulunan Sayın bu kararı bugüne kadar neden okutmadı? Çünkü biliyor ki Türkiye Büyük Millet Meclisinin onurunu korumak lazım. Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Enis davasında ilk derece mahkemelerinin ve Yargıtayın kararını okunduktan sonra kararı geldi, hak ihlali kararı verildikten sonra döndü ilk derece mahkemesi yargılamayı durdurdu ve bu karar burada 2’nci kez okundu, Numan Kurtulmuş da haklı olarak dedi ki: “Meclisin onuru kararları arasında pinpon topu gibi gelip gidecek bir şey olamaz. Anayasa Mahkemesinin kararını bekleyelim.” Şimdi, Grup Başkan Vekili diyor ki: “Açıkça söyleyin, Anayasa Mahkemesi süper temyiz mevki midir?” Ömer Faruk Gergerlioğlu ve Enis Berberoğlu davasında siz bu Mecliste değil miydiniz? Anayasa Mahkemesi kararları sonrasında yargılamanın durdurulması kararı verilmedi mi, burada okutulmadı mı, neyin tartışmasını yapıyorsunuz? Bu kadar açık bir konuda laf kalabalığı yaparak olayı boğmaya mı çalışıyorsunuz? Arkadaşlar, bakın, bir kere daha ifade ediyorum, hepimiz başka partilere ait müktesebatlara sahip olabiliriz, ortaya çıkan Türkiye Cumhuriyeti devletinin yönetilememe meselesidir.

Yargı meselesi, iki yargı kurumu arasındaki dava olmaktan çıkmış, bize, Meclise ayar vermeye çalışan bir Yargıtay 3. Ceza Dairesi var ve arkasından, saraydan çıkıyor, diyor ki: “Anayasa Mahkemesi, millî ve yerli değildir, bir anayasal aktivizm uygulamaktadır.” Ya, bu Anayasa Mahkemesi üyelerini biz mi atadık? Anayasa Mahkemesi üyelerinin hepsi sizin müktesebatınızdan gelen adamlar değil mi, hepsi sizin Cumhurbaşkanınız tarafından atanmadı mı? Ve bu Anayasa Mahkemesi üyeleri aleyhte karar vermelerine rağmen yani bazıları Can Atalay’ın mahkûmiyetinin Mecliste okutulmasına yönelik karar vermelerine rağmen daha sonra çoğunlukta olan arkadaşlarına uyarak “Anayasa Mahkemesi kararlarına uyulması zorunludur ve buna uyulmaması bir kaos yaratır.” diye bir karar vermediler mi?

Şimdi soruyorum: Anayasa Mahkemesi hoşunuza gitmeyen karar verirse bu kararlar icra edilebilir kararlar olmuyor, öyle mi? Anayasa’nın 153’üncü maddesine rağmen siz bunu ifade edebiliyorsunuz. Siz burada yalnızca Can Atalay’ın vekilliğini değil Türkiye’nin demokrasisini düşürüyorsunuz, Türkiye’nin demokrasisini ortadan kaldırmaya çalışıyorsunuz. İfade edeyim, çoğunluğunuz bu kararın okutulmasına ve sevgili Can Atalay’ın milletvekilliğinin düşürülmesine yetebilir ancak çoğunluk, haklı olmak anlamına gelmez. Tarih boyunca tarih önünde büyük bir mahkûmiyeti onlarla beraber siz de maalesef kabul ediyorsunuz. Siz Başkanlık Divanı olarak kabul ediyorsunuz…

Birleşik Arap Emirlikleri’nde iken, Sayın Bekir Bozdağ burada Başkanlık Divanını yönetiyor iken bu kararın okutulması durumunda kendisinin bu sorundan kurtulabileceğini varsayan bir Meclis Başkanımız var. Kendisi adına da üzüldüğümü ifade edeyim. Meclis Başkanına karşı defalarca söyledik, “Biz size karşı muhalefet yapmak istemiyoruz, bugüne kadarki tutumunuz doğrudur, bundan sonraki tutumunuzu da sürdürün.” dedik. Ortaya çıkan nedir? Yurt dışına giderek bu sorunu çözmeye çalışıyor. Bu sorun hepimizin kucağındadır, bu sorun bu Millet Meclisinin onuru ve saygınlığıyla alakalı bir konudur. Bu karar bundan böyle Anayasa Mahkemesinin dilediğiniz kararlarına uymama özgürlüğünü size verir ki bu andan itibaren Türkiye Cumhuriyeti’ne de “, demokratik, sosyal hukuk devleti” nitelemesi maalesef yapıştırılamaz.

Dolayısıyla, hepinizi sorumluluğa ediyorum. En başta da Meclis Başkan Vekilini sorumluluğa davet ediyorum.

Bu İçerik 196 Kez Görüntülendi.

Sosyal Medya Hesaplarımız

Bu Sayfayı Paylaşın

Faydalı Linkler

Abonelik

© 2024, Gökhan Günaydın. Tüm Hakları Saklıdır.